BUDAPEŞTE (AA) - AŞKIN KIYAĞAN - Türkiye'nin Budapeşte Büyükelçisi Gülşen Karanis Ekşioğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Budapeşte'de 5'incisi düzenlenen Avrupa Siyasi Topluluğu (AST) Zirvesi'ne katılmasının, Macaristan'la ilişkilere atfedilen önemin göstergesi olduğunu kaydederek "Sayın Cumhurbaşkanımızın da defaatle belirttikleri gibi Türkiye, Avrupa'nın karşı karşıya olduğu güvenlik, savunma, göç, enerji arz güvenliği ve tedarik zincirleri gibi hayati meselelerde yeri doldurulmaz bir ağırlığa ve öneme sahip." dedi.

Ekşioğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Budapeşte'de düzenlenen AST Zirvesi'ne iştirak etmek üzere yapacağı resmi ziyaretin önemini, "2024 Türk-Macar Kültür Yılı" faaliyetleri başta olmak üzere ikili ilişkilerde atılan adımları ve Macaristan'ın Avrupa Birliği (AB) Dönem Başkanlığı sürecini AA muhabirine değerlendirdi.

Büyükelçi Ekşioğlu, Türkiye ve Macaristan diplomatik ilişkilerinin 100. yıl dönümünü karşılıklı olarak birer Kültür Yılı ile idrak etmeyi çok önceden kararlaştırdıklarını belirterek yüzyıllık diplomatik ilişkileri bir kültürel diplomasi hamlesiyle taçlandırmayı, kültür ve sanat değerlerinin kucaklayıcılığıyla iki ülke arasında yeni köprüler oluşturmayı ve ortak geçmişi layıkıyla yad etmeyi hedeflediklerini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 18 Aralık 2023'te gerçekleştirdiği Macaristan ziyaretinde Türk ve Macar sanatçıların ortak performanslarıyla başlanan kültür yılı yolculuğu için çalışmaya neredeyse bir yıl önce başladıklarını ifade eden Ekşioğlu, Kültür Yılı'nın, Budapeşte'de göreve başladığı Temmuz 2022'den beri hem kendisi hem de ekibinin öncelikleri arasında yer aldığını dile getirdi.

- 100 etkinlik hedefine yıl bitmeden ulaşıldı

Büyükelçi Ekşioğlu, "'100'üncü yılda 100 etkinlik' gerçekleştirme hedefi koymuştuk. Bu hedefe daha yıl bitmeden ulaşmanın gururunu yaşadık. Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası'nın 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız vesilesiyle Liszt Ferenc Müzik Akademisi'nde gerçekleştirdiği görkemli konser, Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçiliği eşgüdümünde Macaristan'da düzenlediğimiz 100'üncü etkinlik oldu." diye konuştu.

Hedefe beklenenden önce ulaşabilmelerini iki ana nedene bağlayan Ekşioğlu, Türk ve Macaristan kültür sanat çevrelerinin Kültür Yılı'na gösterdiği yoğun ilginin birinci neden olduğunu kaydetti.

"Yolun başında kendimize koyduğumuz 100 etkinlik hedefini nasıl gerçekleştireceğimizi düşünürken, birden kendimizi farklı çevrelerden gelen çok sayıdaki proje ve etkinlik önerisinin ortasında bulduk." ifadesini kullanan Ekşioğlu, şöyle devam etti:

"Eğer ortada bir başarı varsa, bunun ikinci itici gücünün başta Dışişleri Bakanlığımız ile Kültür ve Turizm Bakanlığımız olmak üzere Türkiye'den tüm kurum ve kuruluşlarımızın 2024 Türk-Macar Kültür Yılı'na sağladıkları engin destek olduğunu söylemem lazım. Bu çerçevede, Yunus Emre Enstitüsü (YEE), Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) ve Türkiye Maarif Vakfına (TMV) müteşekkiriz. Daha burada ismini sayamadığımız çok sayıda kurumumuz bizden desteklerini hiçbir zaman esirgemediler. Son olarak, etkinliklerimizin bir bölümüne sponsorluk desteği sağlayan firmalarımıza da teşekkür etmek istiyorum."

Ekşioğlu, Kültür Yılı kapsamında Macaristan'ın 14 farklı şehrinde konserler, tiyatro ve dans gösterileri, konferanslar, sergiler ve gastronomi buluşmaları düzenlediklerini aktararak "Kültürümüzü, sanatımızı ve mutfağımızı Macar halkına tanıttık, ortak tarihimizi yad ettik ve futbol milli takımlarımızın Avrupa Futbol Şampiyonası öncesi yaptıkları hazırlık maçı başta olmak üzere farklı vesilelerle spor diplomasisini de faaliyet programımıza dahil ettik." diye konuştu.

Ülke genelinde 1 milyondan fazla kişiye ulaşıldığını tahmin ettikleri etkinliklerin Macaristan'ın dört bir köşesine yayılmasına özen gösterdiklerini belirten Ekşioğlu, Kültür Yılı boyunca Macaristan'ın en büyük ikinci şehri olan Debrecen'e üç kez gittiklerini, Osmanlı kültürel mirasına ev sahipliği yapan Pecs ve Zigetvar gibi şehirleri de ihmal etmediklerini söyledi.

Büyükelçi Ekşioğlu, "Kültür Yılı etkinliklerimizin ülke genelinde müthiş bir beğeni dalgası yarattığını ve ilgi uyandırdığını söyleyebilirim. Şahsen kültürel diplomasinin etkinliğini sadece beğeni düzeyiyle ve izleyici sayılarıyla değil daha geniş bir perspektiften ve uzun vadeli değerlendirmek gerektiğini düşünüyorum. Örneğin, yılın ilk dönemine dair rakamlar Macaristan'dan ülkemizi ziyaret eden turist sayısının yüzde 20 civarında arttığını gösteriyor. Ticaret rakamlarında ciddi bir artış söz konusu ve yıl sonu itibarıyla yeni bir ticaret hacmi rekoru bekliyoruz. Türk dizilerinin artan popülerliğinden Türk mutfağına gösterilen ilgiye kadar her alanda Kültür Yılı'nın olumlu etkilerini gözlemliyoruz." dedi.

Kültür Yılı'nın belki de en önemli getirilerinden birinin Türk ve Macar sanatçılar ile kültür kurumları arasında inşa edilen dostluk köprüleri olduğuna işaret eden Ekşioğlu, bu dostluk köprülerinin daha uzun yıllar kültürel işbirliğine katkı sunacağını düşündüğünü ifade etti.

- Erdoğan'ın Macaristan ziyareti

Büyükelçi Ekşioğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ziyaretine değinerek, Avrupa Siyasi Topluluğu'nun, geniş Avrupa coğrafyasında siyasi diyalog ve işbirliğini teşvik ederek ortak çıkarlara dair konuların ele alınması ve eşgüdüm sağlanması amacını taşıyan bir platform olduğunu, bu platformda Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerin yanı sıra Türkiye dahil aday ve potansiyel aday ülkeler ile Birleşik Krallık ve diğer Avrupa ülkelerinin de yer aldığını dile getirdi.

"Sayın Cumhurbaşkanımızın, Prag'da düzenlenen ilk Avrupa Siyasi Topluluğu Zirvesi'nin ardından Budapeşte'deki beşinci zirveye katılmasının Macaristan'la ikili ilişkilerimize atfedilen önemin bir başka göstergesi olduğunu düşünüyorum." görüşünü paylaşan Ekşioğlu, hazırlık toplantılarından edindiği izlenimler doğrultusunda, AST'nin genel gündeminin Avrupa'nın karşı karşıya kaldığı güvenlik sınamaları olacağını, bu çerçevede, düzensiz göç olgusundan ekonomik güvenliğe ve bağlantısallığa kadar pek çok konunun gündemde kendisine yer bulacağını tahmin ettiğini söyledi.

Ekşioğlu, bu ölçekteki tüm uluslararası etkinliklerde mutat olduğu üzere AST'nin farklı liderler arasında ikili görüşmelere vesile olmasının beklendiğini kaydetti.

Bu tür gayriresmi formatta düzenlenen zirvelerde ele alınan konuların ve yapılan istişarelerin Avrupa'nın geleceğine dair tartışmalar üzerinde etkili olabildiğinin altını çizen Ekşioğlu, "Sayın Cumhurbaşkanımızın da defaatle belirttikleri gibi Türkiye, Avrupa'nın karşı karşıya olduğu güvenlik, savunma, göç, enerji arz güvenliği ve tedarik zincirleri gibi hayati meselelerde yeri doldurulmaz bir ağırlığa ve öneme sahip. Bu konumumuzun vurgulanması ve geleceğe dair fikri tartışmalara nüfuz edebilmek bakımından şahsen AST'ye katılımımızın önemli olduğunu düşünüyorum." değerlendirmesinde bulundu.

- Macaristan'ın AB Dönem Başkanlığı ve Türkiye

Ekşioğlu, Macaristan'ın AB Dönem Başkanlığı'nı küresel gündem ve uluslararası ilişkiler bakımından oldukça çalkantılı bir dönemde devraldığını belirterek Budapeşte yönetiminin, 1 Temmuz 2024 itibarıyla üstlendiği Dönem Başkanlığı kapsamında açıkladığı önceliklerin, Türkiye'nin de Avrupa'nın geleceği bağlamında sıklıkla atıfta bulunduğu meseleler olduğuna işaret etti.

Macaristan'ın, Ukrayna'daki savaşın başlamasından sonra jeopolitik bir bakış açısıyla yeniden gündemin üst sıralarına yerleşen genişleme politikası bağlamında tüm aday ülkelere adil, liyakat temelli ve kapsayıcı bir yaklaşım benimsenmesi çağrısını olumlu bulduklarını dile getiren Ekşioğlu, Macaristan'ın Dönem Başkanlığı'nda, Türkiye'yi de yakından ilgilendiren düzensiz göç, Avrupa'nın ekonomik rekabetçiliği ve karşı karşıya olduğu demografik sınamaları da gündemde üst sıralara taşımaya gayret ettiğini anlattı.

Ekşioğlu, "Biz Macaristan'ın Dönem Başkanlığı'nın Türkiye'nin katılım süreci bağlamında katma değer yaratabileceğini düşünüyorduk ve ikili ilişkilerimizde yakaladığımız ivmenin, Türkiye-AB ilişkilerine yansıması beklentimizi de en başından beri farklı platformlarda Macar muhataplarımıza ilettik." dedi.

Bu süreçte, ilişkilerin canlandırılması yönünde yaptıkları çağrılara dair bazı olumlu adımlar atıldığını görmenin memnuniyet verici olduğunu ifade eden Ekşioğlu, Macaristan'ın girişimi ve güçlü desteğiyle beş yıllık bir aradan sonra ağustos ayında Brüksel'de düzenlenen AB Dışişleri Bakanları Gayriresmi Toplantısı'na Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın da iştirak ettiğini, ayrıca, Dönem Başkanlığı kapsamında Budapeşte'de düzenlenen diğer üst düzeyli ve teknik toplantıların bir kısmına Türkiye'den yetkililerin de davet edildiğini aktardı.

"Macaristan Dışişleri Bakanı Peter Szijjarto davetimizi kırmayarak, AB adayı ülkelerin Budapeşte Büyükelçileri olarak Dönem Başkanlığı'ndan beklentilerimizi dile getirdiğimiz, bizim ev sahipliğimizde resmi konutumuzda düzenlenen bir çalışma kahvaltısına iştirak etti." bilgisini paylaşan Ekşioğlu, bu süreçte kısmen de olsa hareketlenen Türkiye-AB ilişkilerinin sürdürülebilir bir şekilde daha da canlandırılmasını temenni ettiklerini belirtti.

Kırklarelili çiftçi tarlasına pullukla "Karabağ Azerbaycan'dır, Karabağ Zaferi 4 Yaşında" yazdı Kırklarelili çiftçi tarlasına pullukla "Karabağ Azerbaycan'dır, Karabağ Zaferi 4 Yaşında" yazdı

Ekşioğlu, "Mevcut uluslararası ortamda Türkiye ve AB arasındaki diyalog kanallarının açık tutulmasının önemine inanıyorum. Türkiye-AB ilişkilerinin objektif, adil ve sürdürülebilir kılınmasının sadece her iki tarafın güvenliği ve refahı için değil, bölgesel barış ve istikrarın sağlanması için de elzem olduğunu düşünüyorum." ifadelerini kullandı.

- Macaristan ve Türkiye'nin tarihi bağları

Büyükelçi Ekşioğlu, Macaristan'ın son dönemde başarılı şekilde uygulamaya koyduğu "Doğu'ya Açılım" politikası ve Türk dünyasıyla kurduğu olumlu ilişkilerin iki ülke arasındaki ilişkilere de ayrı bir derinlik ve zenginlik kazandırdığını vurguladı.

Ekşioğlu, Macaristan'ın Türk Devletleri Teşkilatına (TDT) gözlemci üye olduğu 2018'den bu yana Teşkilat içerisindeki tüm faaliyetlere aktif bir şekilde katıldığını, Budapeşte'de bulunan TDT Temsilcilik Ofisi'nin de ayrı bir konumu olduğunu belirtti.

Türkler ve Macarlar arasındaki tarihi bağların çok eskilere dayandığının altını çizen Ekşioğlu, şunları kaydetti:

"Türkler ve Macarları diğerlerinden farklı kılan ise tarihin farklı dönemlerindeki karşılaşmalarını bir husumet devşirmek için değil, geleceğe dönük bir dostluk ve işbirliği inşa etmek için kullanma büyüklüğünü gösterebilmeleridir. Macar dostlarımızla bir araya geldiğimizde, bunun olumlu etkisini açık bir şekilde hissediyorum. Bence bu duygular ve özel tarihi bağlarımız, iki ülke arasında son yıllarda giderek artan siyasi, ekonomik ve kültürel işbirliği ile karşılıklı saygı ve güven ortamının da temelini oluşturuyor."

- "Macaristan'da kendimi evimde hissediyorum"

"Şahsen ben Macaristan'da kendimi evimde hissediyorum ve pek çok vatandaşımızın da benzer duygulara sahip olduğunu biliyorum." şeklinde konuşan Ekşioğlu, her iki kültürün misafirperverliğe verdiği önem, insan ilişkilerindeki içtenlik, müzik ve sanatta benzer dokuların kendisine buradaki görevinde ihtiyaç duyduğu motivasyonu fazlasıyla sağladığını anlattı.

Büyükelçi Gülşen Karanis Ekşioğlu ayrıca, Osmanlı İmparatorluğu'nun tarihin farklı dönemlerinde Macar bağımsızlık kahramanlarına kapısını açarak sığınma imkanı vermesinin hala takdir ve şükran duygularıyla anıldığını da yakinen gözlemlediğini aktardı.

Macaristan'da Atatürk'e gösterilen derin saygı ve sevgiye de değinen Ekşioğlu, "Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'e, burada tıpkı Türkiye'deki gibi hiç sönmeyen derin bir sevgi ve saygı gösteriliyor. Bu duyguların kaynağı olarak da hem Atatürk'ün Macar halkına ve kardeşliğimize gösterdiği özel ilgi hem de Birinci Dünya Savaşı'nın Türk milletine dayattığı prangaları söküp atabilmiş olması gösteriliyor. Bu bakımdan Macaristan'da görev yapmanın her Türk diplomatı için bir ayrıcalık olduğunu söyleyebilirim." ifadelerini kullandı.

Kaynak: aa