Ozan, Avrupa’daki geleneksel bankaların, ECB'nin parasal genişleme ve negatif faiz uyguladığı bir ortamda likidite bolluğundan dolayı mudilerin mevduatlarına şu an için çok fazla ihtiyaç duymadığını söyledi.
İslami bankacılığın bu durumda mevduat sahipleri için cazip fırsatlar sunabileceğini anlatan Ozan, İslami ürünlerle müşterilere kullandırılan fonlardan elde edilen getirinin katılım esasına göre müşterilere kar payı olarak dağıtıldığını ve müşterilerin mevcut kar paylarından memnun olduklarını ifade etti.
Ozan, Kıta Avrupası’nda İslami bankalarla ilgili bankacılık ve vergi mevzuatında özel bir düzenleme bulunmadığını aktardı.
Özellikle faizsiz likidite sağlanması konusunda kabul edilen teminatlar hususu başta olmak üzere ECB ile üst düzey görüşmeler yapıldığını belirten Ozan, "Özellikle ECB’nin sağladığı fonlama imkanlarından yararlanmak için İslami bankaların sunabileceği sukuk ve benzeri teminatların kabul koşullarının ivedilikle değiştirilmesi yönünde görüşmeler yürütüyoruz. İslami bankaları bu ekonominin daha çok içine sokan, entegre eden yapılar kurulmalı. Mesela bu konuda İngiltere, İslami bankalar için ayrıcalıklı düzenlemeler yaptı. Fransa yaptı, Almanya henüz yapmadı." değerlendirmesinde bulundu.
- "İslami bankalar çok hızlı büyüyor"
Ozan, banka müşterilerinin dini hassasiyetinin yüksek olduğunun ve faizi haram gördüklerinin altını çizerek, müşterilere ödenen kar payının geleneksel bankaların faiz oranlarından çok daha fazla olduğunu vurguladı.
İslami bankaların devletten zorunlu olarak bir faiz alması durumunda bu parayı kullanamayacağına dikkati çeken Ozan, "İslami bankalar haramı bankaya sokmaz ama zaruret olarak onu alırsa bağış şeklinde sosyal yardım olarak kullanır." dedi.
Ozan, İslami bankaların çok hızlı büyüdüğünü dile getirerek, şunları kaydetti:
"Bu ortamda biz müşterilerimizle kar ortaklığı yapacağız, vadesine göre, tutarına göre paylaşacağımız oranları söyleyeceğiz ve geriye dönük de dağıttığımız kar paylarını bildireceğiz. Ama geleneksel bankaların ödediğinin çok üzerindeyiz. Biz ticareti finanse ediyoruz. Paradan para kazanamayız, biz malın ticaretini yaparak para kazanıyoruz. Malı alacağız, kar payını üzerine koyarak satacağız. Oradan elde ettiğimiz karı da havuzlarımıza aktarıyoruz, vadelerine göre, tutarlarına göre. Bu havuzlar içerisinde hesaplamalar yapılıyor, oradan ne kar elde etmişsek bunu da müşteri ile daha önce kararlaştırıldığı gibi şeffaf bir şekilde paylaşıyoruz. Bazen bu, getiriye göre örneğin 0,80 olur, bazen 1 olur, bazen de 1,20 olur."
- "Mevduat müşterilerimizin yüzde 10’u gayrimüslim"
Ozan, bankanın müşteri profiline ilişkin de bilgiler verdi.
Kuveyt Türk’ün, Türkiye’de güvenilirliğini ispatlamış bir banka olduğunu söyleyen Ozan, Almanya’da Türk olmayan Müslümanların bankayı yeni yeni tanımaya başladığını ifade etti.
Ozan, bankanın Almanya’da bir ana bankanın sahip olduğu tüm temel ürünleri İslami bankacılık çerçevesinde müşterilerine sunduğunu, hem bireylerin hem de firmaların ihtiyaçlarına karşılık verdiklerini anlattı.
Müşterilerin ağırlıklı olarak Müslümanlardan oluştuğunu aktaran Ozan, "Mevduat ve kredi şeklinde ikiye ayıracak olursak mevduat tarafında müşterilerimizin yüzde 90’ı Müslüman. Yüzde 10 ise gayrimüslim diyebiliriz. Yüzde 90’lık Müslüman oranı da yarı yarıya Türk ve Türk olmayan Müslümanlardan oluşuyor." diye konuştu.
Ozan, kredi tarafında ise yabancı oranının biraz daha yüksek olduğunu belirterek, "Kredi tarafında firmalar açısından yabancı müşteri oranımız yaklaşık yüzde 30. Şu an bizden kredi alan Alman firmaları var ancak daha çok firma bazında. Birey bazında müşterilerimizin tamamına yakını Müslüman." bilgilerini paylaştı.
- "Yıl sonunda 12 bin müşteri ve 108 milyon avroluk bilanço hedefliyoruz"
Bankanın mali ve operasyonel hedeflerine de değinen Ozan, 2016 sonunda 12 bin müşteriye ve 108 milyon avroluk bilançoya sahip olmayı hedeflediklerini kaydetti.
Ozan, bankanın halihazırda Mannheim, Berlin ve Frankfurt şubeleriyle faaliyet gösterdiğini, ramazan ayı içerisinde Köln’deki Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) külliyesinde Köln Şubesi’nin açılacağını, 2017 ve 2018 yıllarında da Münih ve Hamburg’da birer şube açmayı planladıklarını dile getirdi.
- "Bu konuda ilkiz ve isteriz ki başka bankalar da böyle yatırımlar yapsın"
KT Bank AG Genel Müdürü Ozan, Kıta Avrupası’nda ilk İslami banka olmanın kendilerine ağır bir misyon yüklediğini vurgulayarak, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bankalar ticari amaçla kurulur ve işletilir ama işin misyon tarafı çok çok önemliydi. Bu yatırımı yapmak 28 ay sürdü. Bu konuda ilkiz ve isteriz ki başka bankalar da böyle yatırımlar yapsın. İlk olmanın zorluklarını yaşıyoruz. İslami bankacılık konusunda insanları bilgilendiriyoruz. Genel olarak Avrupa’da sadece müşterilerimizi değil, bürokrasiyi, ekonomiyi yönlendirenleri hatta siyasileri bilgilendiriyoruz. Böyle önemli bir sorumluluğumuz var. İnşallah İslami bankacılığı Müslüman olmayanlara da tanıtıp onları da müşterimiz olarak kazanacağız."