Liddell, mevcut tamponların, orta ölçekli varlık kalitesindeki baskıları absorbe etmek için yeterli olacağını belirterek, "Temel senaryomuz, Türk bankalarının piyasa erişimini devam ettirmesi yönünde. Piyasa erişiminin kesintiye uğraması durumunda ise bankalar en azından bir yıla kadarki kısa vadeli yükümlülükleri için yeterli döviz likiditesi tedarik edebilecektir." değerlendirmesinde bulundu.
Bankaların sermaye ve performans rasyolarının daha önceki dönemlere kıyasla bir miktar daraldığını, bu yüzden varlık kalitesi ve döviz likiditesi açısından bazı aşağı yönlü risklerin bulunduğunu dile getiren Liddell, "Türk bankaları halen yeniden finansman riski oluşturan, bankaları yatırımcı algısındaki potansiyel değişimlere maruz bırakan kısa vadeli dış finansmana bağımlı durumunda. Buna rağmen Türk bankalarının temel finansal ölçütlerinin yakın gelecekte yeterli seviyede olmaya devam etmesini bekliyoruz." görüşünü paylaştı.
- "Bankalarda şoklara karşı direnç yeterli seviyede"
Liddell, Türk bankalarının önümüzdeki döneme ilişkin performansına ilişkin, "Türk bankalarının performansının, makul seviyede seyretmeye devam etmesini bekliyoruz. Buna rağmen, tarihsel seviyelere kıyasla daha yavaş olan ekonomik büyüme, rekabet sebebiyle marj daralması, sektörde yüksek seviyedeki döviz cinsinden borçlanma, varlık kalitesindeki baskılar, geçen yıldan beri yerel para birimindeki sert değer kayıpları gibi etkenlerin yarattığı zorluklar devam ediyor." ifadelerini kullandı.
Türk bankalarının olası şoklara karşı nasıl bir performans sergileyebileceğine de değinen Liddell, "Türkiye’de bankaların uygun sermayelendirme ve likidite yapısı nedeniyle ekonomik şoklara direncinin yeterli seviyede olduğunu düşünüyoruz." dedi.
Liddell, sermaye tamponlarının Türk lirasında son dönemde görülen değer kaybı sebebiyle bir miktar azaldığını söyleyerek, "Bu da risk ağırlıklı varlıkları artırdı. Basel III’ün sermaye gereksinimine geçiş sırasında bankaların sermaye esnekliği orta vadede azalacaktır. Sonuç olarak, bazı bankaların orta vadede ek sermayeye gereksinimi olabilir. Buna rağmen sektörün toplam sermaye yeterliliği uygun seviyede." diye konuştu.
- "Bankaların yeterli likiditesi var"
Fitch tarafından değerlendirilen Türk bankalarının, bir yıl içerisinde vadesi gelecek döviz cinsinden yükümlülüklerini karşılayacak yeterli likiditesinin olduğunu vurgulayan Liddell, "Kısa vadeli döviz likiditeleri yeterli. Buna rağmen, Fitch’in temel senaryosu bu yönde olmamakla birlikte piyasa erişiminin uzun süreli ve sert bir şekilde kesilmesi durumunda döviz likiditesi baskılanabilir." tahmininde bulundu.
Liddell, Türkiye’de bu yıl kredi büyümesinin çift hanelerde seyredeceğini belirterek, "Türkiye’nin ekonomik büyümesi bankacılık sektörünün performansı ile iş hacmi ve varlık kalitesi açısından yakından ilişkili. Özellikle KOBİ'ler olmak üzere bazı belirli kesimler daha düşük ekonomik büyüme ortamına karşı daha hassas. Buna rağmen Fitch’in, Türkiye'nin ekonomik büyümesine ilişkin bu yıl ve gelecek yıl için tahmini yüzde 3,5 seviyesinde. Varlık kalitesinde bir miktar zayıflama beklentisine rağmen, bu büyüme makul seviyede kredi büyümesini ve karlılığı destekleyecektir." bilgilerini verdi.
- "Katılım bankaları sektör çeşitliliğini artırır"
Türkiye’de 2015 sonu itibarıyla katılım bankalarının varlık payının yüzde 5 civarında olduğuna dikkati çeken Liddell, "Türk hükümetinin orta vadede katılım bankalarının sektördeki varlık payını yüzde 15’e çıkarmak yönünde bir hedefi söz konusu. Bu, sektör çeşitliliğini artırır. Piyasaya yeni girişler, katılım bankacılığında büyümeyi artıracaktır." şeklinde konuştu.
Liddell, sözlerini şöyle tamamladı:
"Türkiye’de bankacılık sektörünün performansı, tarihsel sürece kıyasla zayıflamış olmasına rağmen özellikle oynak faaliyet ortamı dikkate alındığında makul seviyede seyretmeye devam ediyor. Türkiye'nin bankacılık sektörü, mevcut bankalara ve piyasaya girmeyi değerlendiren yabancı bankalara büyüme görünümü sunuyor. Türkiye'nin ekonomik büyümesi ve kredi marjları halen makul seviyede. Buna rağmen artan rekabet ve varlık kalitesindeki baskılar, performans ve büyüme için zorluk oluşturmaya devam ediyor."