AFP haber ajansı, UNICEF Sözcüsü James Elder'ın Salı günü yaptığı açıklamadan, "Gazze binlerce çocuğa mezar oldu. Diğer herkes için de cehenneme dönüştü" sözlerini aktardı.
Hamas'ın yönetiminde olan Gazze'deki sağlık bakanlığı, 1 Kasım itibarıyla bölgede can kaybının 8796'ya ulaştığını açıkladı.
Bakanlığın paylaştığı bilgilere göre, saldırılarda ölenlerin yaklaşık üçte ikisini çocuklar ve kadınlar oluşturuyor.
Hamas'ın saldırısında da 1400'den fazla İsrailli hayatını kaybetmiş, 230'dan fazla kişi de rehine alınmıştı.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) daha önce yaptığı bir açıklamada, Hamas'ın saldırı düzenlediği 7 Ekim'den bu yana İsrail'in bombardımanları nedeniyle Gazze'de ölenlerin yüzde 40'ından fazlasının çocuk olduğunu belirmişti.
Bombardımanlarda yaralanan binlerce insanın da önemli bir kısmı çocuklardan oluşuyor.
Bölgedeki 35 hastanenin bir kısmı kısmen çalışmaya devam ederken, diğer hastanelerin ve sağlık ocaklarının kapanmak zorunda kaldığı aktarıldı.
DSÖ, Gazze'de bin kişinin diyalize ihtiyaç duyduğunu, 130 prematüre bebeğin kuvözde olduğunu ve 2 bin kanser hastasının acil tedaviye ihtiyacı olduğunu söyledi.
Ancak İsrail'in uyguladığı elektrik kesintisi ve ambargo nedeniyle hastanelerde jeneratörleri çalıştıracak yakıt olmadan bu tedavileri sağlamak imkansız.
Bir DSÖ yetkilisi, halen faaliyette olan hastanelerdeki vahim koşullardan, ağır yaralı hastaların koridorlarda anestezi yapılmadan ameliyat edilmesinden, her yerde "ölüm kokusu" ve "çocuk cesedi" olduğundan söz etti.
DSÖ verilerini nereden alıyor?
DSÖ'nün Gazze'de çalışma kabiliyeti son derece kısıtlı olduğundan bu verileri nasıl elde ettiği sıkça sorulan bir soru.
Hamas'ın yönetiminde olan Gazze'deki sağlık bakanlığının sayıları abartabileceği yönünde iddialar var.
DSÖ'nün Batı Şeria ve Gazze temsilcisi Richard Peeperkorn, DSÖ'nün herhangi bir çatışma, acil durum veya salgın durumunda verileri yerel sağlık yetkililerinden aldığını söyledi.
Peeperkorn, ölenlerin isim ve kayıt numarasından oluşan bir listenin DSÖ ile paylaşıldığını, ayrıca henüz kimliği belirlenemeyen 281 ceset olduğu bilgisinin alındığını belirtti.
DSÖ temsilcisi, çok daha fazla kişinin öldüğüne dair işaretlerin bulunduğunu ancak bu kişilerin enkaz altında kalması nedeniyle sayılamadığını söyledi.
Hamas'tan gelen rakamların güvenilirliği konusundaki tartışma karşısında Peeperkorn, hayatını kaybedenlerin toplam sayısının "bin az ya da biz fazla olmasının neyi değiştireceğini" sorguladı.
Peeperkorn ayrıca DSÖ'nün yıllarca Gazze'deki yetkililerle doğum, ölüm ve aşılama sayılarını kaydetmek için düzenli olarak çalıştığını ve bu rakamların güvenilir olduğunu ekledi.